Yitik sevdalardan kalan titremeyi arar bu gönül !!
Sevgiliyle oynanan oyunları değil..
Bülbülün çektiği çileyi özler bu gönül !!
Gülün nazlarını değil..
Rüzgarların getirdiği dost kokusuna muhtaç bu gönül
Anlamsız,boş esintileri değil.. !!
Yüreklerde kalan son ümit damlasına hasret bu gönül !!
Karanlığa mahkum edilen umutlara değil...
Aşk ın önüne vurulan ketlere kızgın bu gönül !!
Uçurumlara düşen güllere değil..
Şiirlerin sönmeyen yıldızını arar bu gönül !!
Fırtınalı,puslu karanlıkları değil..
Düşler sokağındaki serüvenciyi oynar bu gönül !!
Hayallerden bile kaçan gölgeyi değil..
Çocukların gözbebeklerindekii neşeye hasret bu gönül !!
Bakışlarındaki korkuya,ezikliğe değil..
Çiçeği dalında sevmek ister bu gönül !!
Yalanlarala soldurmayı değil...
Tan vakitlerinde umut diye doğan ışığı bekler bu gönül !!
Sisler çöken,karanlık günleri değil..
Tomurcuklara saklanan gizemi merak eder bu gönül !!
Kör kuyulara düşen ayın aksini değil...
Ummadığım anlarda gelen selamlarla sevinç duyar bu gönül !!
Canan görünen yüreklerdeki riyaya değil..
Dostlukları mesken tutmak ister bu gönül !!
Sahte gülüşleri değil.
Veysel'in Hz.Muhammed'i (S.A.V) görmek için,anlamak için gösterdiği
samimiyeti, sevdanın bi zerresini kendinde arar gönül !!
Yalan dünyayı,Lal olan insanları,
Nankör nefsini değil...
22 Mayıs 2008 Perşembe
ARAR BU GÖNÜL !!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder